iş dediğin esasen likit bir şey. para gibi, durmuyor, bitiyor. antalya'da spor ve dahi antalyaspor tarihi konusunda memleketin neredeyse en bilgili insanı olduğumu iddia edebilirim artık. bu da reklam olsun anasını satayım, ne var...
tabii bir de her şey bitince öğrendiklerinin sadece formel şeyler olmadığını anlıyorsun. birileriyle iş yapmak, birilerine iş yaptırmak, bunu yaparken gücünü doğru kullanmayı becerebilmek, ezici ve buyurgan olmamak, insanlara eşit şekilde yaklaşmayı denemek ama bunu yaparken işlerin yürümesini de sağlamak, bunun istismara ne kadar açık olduğunu iyice kavramak, kırılmaları önlemek, bir yandan da herkese merhem olmaya çalışmak, kafandaki rotayı kaybetmemeyi becermek ama egosal mücadelelerden de kaçınmamak, kılıcı çekeceğin yeri doğru kestirmek....
acayip acayip şeyler yani... "hayat ne tuhaf, vapurlar falan" gibi yani...
4 yorum:
"ekip çalışmasına yatkın, analitik düşünebilen" olmuşsun sen:)Karada ölüm yok artık sana...
Futbol konusundaki enerjinizi ve geliştirdğiniz yöneticilik kabiliyetlerinizi, malum kitabımızda da az buçuk gösterirseniz/kullanırsanız müteşekkir olacağız sayın kafcamus...
yılların ritmik melankoli'si uygar olarak geri dönmüş demek... tabeee, ekip çalışması, analitiklik hepsi bizim işimiz. bilmezmiş gibi...
muhterem d.e.,
tamam o iş. yazacağız. şu sıralar nisbeten rahatçayız...
Yorum Gönder