dünyanın aslında bizim farkında olmadığımız bir takım, tırnak içinde yazıyorum, "küçük" adamların sırtında güzelleştiğini anlamak için biraz merak gerekiyor herhalde. dün deer hunterın o sıkıcı ötesi 60 dakikasına ancak katlanıp yattığımda cazale'ye dair bildiğim sadece görüp durduğum suretiydi. oysa bugün, sadece beş film sürmüş kariyerinde oynadığı beş filmin de oscar adayı olduğunu (üçünün kazandığını); ölümünden 12 yıl sonra yayınlanan altıncısının da yine oscarlık olduğunu; meryl streep'in nişanlısı olduğunu; tam da deer hunter'ın çekimlerinden sonra kemik kanserinden öldüğünü; al pacino'nun kankası olduğunu biliyorum. kendimi daha iyi hissediyorum. böyle "küçük" şeyleri bilmenin hayatta pek bi boka yaramadığını ama en azından dünyanın seyri hakkında kafamda bir şeyler çaktırdığını düşünüp seviniyorum. john cazale'yi seviyorum.
bu yazı resimsiz olmaz belki ama bilerek, isteyerek koymuyorum cazale'nin resmini. onun yerine murray abraham var. şahane salierimiz, "oscar alıp hala metroya binen ama tanınmayan tek oyuncu benim herhalde" derken onu da biraz daha sevmemizin kapısını ardına kadar açıyor.

ps.
* cazale'yi merak edenlere gitsin.